• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/profile.php?id=100001891930624
  • https://twitter.com/Suleymanshen
  • https://www.instagram.com/ders.cografya
  • https://www.youtube.com/@cografyatvsuleymansen
Menü Başlıkları
Tanıtım/reklam




Tanıtım/Bilgilendirme

Tanıtım-Reklam

Takvim

HES'lerin Zararları




Akademik olarak HESlerin çevreye vereceği zararları şöyle sıralayabiliriz.

 

  •   Barajlar aşırı pahalıdır ve yüksek standartlara uygun yapılmalıdır.
  • Barajların yüksek maliyetleri, HES'lerin kara geçebilmesi için onyıllarca çalışmasını gerektirir.
  • Su altında kalan alanlarda doğal yaşam sona erer.
  • Su akışının azalmasına bağlı olarak düşen çözülmüş oksijen konsantrasyonu balık ölümlerine neden olur.
  • Her arazinin kendisine has mineral dengesi vardır ve bu Doğu Karadeniz gibi bol yağış alan arazilerde bile akarsuların debisinden etkilenir. Mineral oranında meydana gelecek değişimler çevrerdeki canlıların dayanma gücünden fazla olursa besin zincirinin devamını bozacak ölümlere neden olur. Bu da tarımsal faaliyetlerin sürdürülebilmesi için sentetik çözümlere ve uzun vadede tarımsal verimin belirgin şekilde düşmesine neden olur.
  • Akarsu yatağı boyunca tüm ekosistemler akış hızının azalmasına bağlı değişimlerden(oksijen seviyesinin azalması, mineral dengesinin değişmesi vs.) olumsuz yönde etkilenir.
  • Görüldüğü üzere HES'lerin en büyük dezavanjajı biyolojik dengeye verdiği olumsuz etkiler ve bunların dolaylı sonuçlarıdır. Biyolojik ve ekolojik sistemler çok fazla sayıda ve hassas parametrelere bağlı olarak düzenlendikleri için büyük çapta dış müdahelelerin yol açacağı sonuçlar öngörülemez. Dolayısıyla kısa ve orta vadeli kar amacıyla doğal dengenin görmezden gelinmesinin yol açacağı felaketler tahmin edilemez, olsa olsa gerçekleştikten sonra sonuçlarına katlanılır.

Alıntı

  

Soru- Cevap Şeklinde HES ler

HES'lerin Çevreye Verdiği Zararlar Nasıl Telafi Edilecek?

HES'ler yapılırken çevreye verilen zararların nasıl giderileceğini ve giderilmezse uygulanacak yaptırımların ne olduğunu Orman ve Su İşleri Bakanı'na soran Oktay Ekşi'nin soruları şöyleydi:

 ''1- HES yapmak için akarsu kullanım hakkının devriyle ilgili süre sabit midir? Sabitse ne kadardır? Farklılıklar varsa en az ve en uzun süre nedir?

2- Farklılık söz konusu ise bunu tayin eden etken nedir?

3- HES yapan firmalarla imzalanan sözleşmelerde, çevreye verdikleri zararı aynen telafi etmelerini, örneğin yöreye kestikleri ağaçlar kadar ağaç dikmek gibi yükümlülük içeren hüküm var mıdır?

4- Var ise, bu hüküm nedir?

5- Söz konusu yükümlülüğün yerine getirilip getirilmediği hangi mekanizma veya yetkililer tarafından denetlenmektedir? 

6- Yükümlülüğünün gereğini yapmayan şirkete uygulanan yaptırım nedir?

7- Bugüne kadar söz konusu yaptırım nerede, hangi HES’lerle ilgili olarak uygulanmıştır?''

 YANITLAR:

Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'nun verdiği yanıtlar aşağıdadır:

 ''SORU 1. HES yapmak için akarsu kullanım hakkının devriyle ilgili süre sabit midir? Sabitse ne kadardır? Farkındalıklar varsa en az ve en uzun süre nedir?

SORU 2. Farklılık söz konusu ise bunu tayin eden etken nedir?

CEVAP 1-2. 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve bu Kanuna istinaden çıkarılan Yönetmelik hükümleri uyarınca özel sektör firmaları ile DSİ Genel Müdürlüğü arasında "Su Kullanım Hakkı Anlaşması" imzalanmakta olup, elektrik üretmek maksadıyla suyun kullanımı, mansap su haklarını ihlal etmeyecek şekilde ilgili firmaya Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından 49 yıllığına elektrik üretim lisansı verilir.

4628 sayılı Kanun'un, 3 üncü maddesinde "Lisanslar, bir defada en çok kırk dokuz yıl için verilir. Üretim, iletim ve dağıtım lisansları için geçerli olan asgari süre on yıldır." Düzenlemesi mevcuttur. Firmalarla imzalanan Su Kullanım Hakkı Anlaşması, lisans süresince ve lisansın yürürlükte olduğu sürece geçerli olur ve lisansın yenilenmesi, sona ermesi, iptali halinde Su Kullanım Hakkı Anlaşması da hükümsüz kalır.

SORU 3. HES yapan firmalarla imzalanan sözleşmelerde, çevreye verdikleri zararı aynen telafi etmelerini, örneğin yöreye kestikleri ağaçlar kadar ağaç dikmek gibi yükümlülük içeren hüküm var mıdır?

SORU 4. Var ise, bu hüküm nedir?

SORU 5. Söz konusu yükümlülüğün yerine getirilip getirilmediği hangi mekanizma veya yetkililer tarafından denetlenmektedir.

SORU 6. Yükümlülüğünün gereğini yapmayan şirkete uygulanan yaptırım nedir?

CEVAP 3-6. Ülkemizde bütün hidroelektrik santral projeleri, inşaata başlanmadan önce kapsamlı bir düzenleme ve inceleme süreci olan Çevresel Etki Değerlendirmesi sürecinden geçmekte, doğal ve sosyo-ekonomik çevre üzerinde meydana gelebilecek olumsuz etkilerin önlenmesine ve zararların tazminine yönelik her türlü çalışma ÇED sürecinde ele alınmaktadır.

"ÇED Olumlu" veya "ÇED Gerekli Değildir" kararı verilen projeler için DSİ Bölge Müdürlükleri, Orman Bölge Müdürlükleri ve İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüklerinden bir kontrol sistemi oluşturulmakta ve dere yatağına yapılan müdahaleler, doğal hayat suyunun bırakılıp bırakılmadığı, derede yaşayan balıkların etkilenip etkilenmediğinin kontrol edilmesi sağlanmakta ve ÇED Yönetmeliği kapsamında uygunluğu denetlenmektedir. Söz konusu denetim, HES işletmeye alınsa bile devam etmektedir. Hidroelektrik enerji üretim tesislerinin işletilmesi esnasında kullanılabilecek olan suların sağlıklı olarak belirlenebilmesi için şirket tarafından DSİ'ce uygun görülen elektronik sistemli, uzaktan erişim ile değerlerin internet ortamında okunabilecek şekilde bir akım/göl gözlem seviye ölçüm istasyonu kurulmaktadır. HES'ler işletmeye alındıktan sonra doğal hayatın devamı için mansaba bırakılması gereken ve miktarı ÇED sürecinde belirlenen suyun şirketler tarafından bırakılmaması durumunda Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri koordinasyonunda yapılan denetimlerde tutulan tutanaklar sonucu şirkete 2 kere ceza verilmesinin ardından söz konusu eylemin 3'üncü defa tekrarlandığının tespiti durumunda projenin iptali yoluna gidilmektedir.

Bilgilerinize sunarım.

Veysel Eroğlu

Orman ve Su İşleri Bakanı''

 

“Bugün hepimize düşen ortak görev; ulusal değerlere, bilince, Cumhuriyet’e sahip çıkmak, Çanakkale’yi, Kurtuluş Savaşı’nı kazanan  ruhu korumak ve bu bilinci gelecek kuşaklara aktarmaktır. Türk Ulusu dili, kültürü, tarihi ve saygın kimliğiyle aydınlık yarınlara el ele güçlü biçimde yürüyecektir.” Mustafa Kemal ATATÜRK

Belki bir gün...

Kendin için,ailen için, devlet için ve hatta dünya için daha da önemlisi insanlık için kendini çok iyi yetiştir, geleceğe iyi hazırlan. Zira bunlardan biri, belki bir gün sana ihtiyaç duyabilir. 
            Süleyman ŞEN

VİZYONUMUZ
Dünya'yı bilen, onu önemseyen, barışçıl bireyler yetiştiriyoruz.
MİSYONUMUZ
Görevimiz; rehberi bilim olan, araştıran, sorgulayan, öğrenen ve kendini gerçekleştiren, hoşgörü ve manevi değerleri yüksek, toplumsal çürümeye panzehir olmuş, insanlığın olgunlaşmasını hızlandıran, evrensel değerleri fark etmiş ve içselleştirmiş, yaşanabilir bir dünya taraftarı olan bireylerin yetişmesine katkı sağlamaktır.
Anket
Sizce okul başarısızlığının nedeni nedir?
Hava Durumu
Site Haritası